Geleneksel Fransız yemekleri sunan tarihi restoran Brasserie Gallopin

Brasserie Gallopin, geleneksel Fransız mutfağı sevenler için Paris'te mutlaka gidilmesi gereken bir yerdir. Place de la Bourse'da yer alan bu tarihi restoran, görkemli bir dekora sahiptir ve en yüksek standartlarda hazırlanmış burjuva tarzı yemekler sunmaktadır.

Brasserie Gallopin, Paris'in 2. bölgesinde tarihi bir adrestir. Palais Brogniart'ın karşısında yer alan Brasserie Gallopin, 1876 yılında Gustave Gallopin tarafından açılmış ve geleneksel burjuva mutfağı sevenler için bir kurum haline gelmiştir. Galloppin aynı zamanda başkentin ilk kokteyl barlarından biriydi.

İçeride, Londralı marangozların eseri olan zarif Küba maunu paneller Galopin brasserie'nin duvarlarını süslemektedir. Duvarlar, bereket boynuzları, çelenkler, meyveler ve sahibinin baş harfleri olan "GG "yi gösteren kartuşlarla boyanmış dekoratif bir bantla muhteşem bir şekilde süslenmiştir. Büyük aynalar, İyon sütun başlıkları ile taçlandırılmış çift pilastrlar tarafından görkemli bir şekilde çerçevelenmiştir. Lale şeklindeki lambalar ve bakır işlemelerle tamamlanan dekor, mekâna kendine özgü bir çekicilik kazandırıyor. Bu dekorasyon, 19. yüzyılın Anglo-Sakson döneminin tipik bir örneğidir ve muhtemelen Paris'te en iyi korunmuş olanlardan biridir.

1900 yılında, Evrensel Sergi için Galopin Brasserie, Paris'te bu sanatsal tarzın en dikkat çekici örneklerinden biri olarak kabul edilen saf Art Nouveau tarzında etkileyici bir cam çatı ile dekore edilmiş geniş bir odanın da açılışını yapmıştır. Cam çatı, güzel havalardan en iyi şekilde yararlanmak için avluya açılmaktadır.

Tesiste, Fransız gastronomisinin klasiklerine saygı duruşunda bulunan kaliteli bir brasserie menüsü keşfedeceksiniz. Avruga havyarlı Mimoza yumurtası, kaz ciğeri, salyangoz ve pâté en croûte menüde yer almaktadır.

Ana yemeklere gelince, restoran gözlerimizin önünde flambe edilen yemeklerle bir gösteri sunuyor. Örneğin, Absinthe ile alevlendirilmiş karidesler ve gözlerimizin önünde yapılan biber soslu Fransız dana filetosu var.

Baharatlı bir sos, mükemmel pişirilmiş karidesler ve iyi yapılmış bir Chateaubriand beurre maître d'hôtel, bizi bir ziyafet bekliyor. Ama incirli ördek ya da elmalı domuz etini seçmekte özgürsünüz.

Yemeği tamamlamak için, gözlerimizin önünde alevde pişirilen meşhur krep Suzette'i kaçırmayın. Tabii Norveç omleti istemiyorsanız.